Hevesim Kaçtı

Çöp kutusuna hiç ayırt etmeden gönderdiğim yazılara bakıyorum bazen, aklıma diksiyon hocamın senden çok iyi bi tiyatrocu olur sözü geliyo. Neler neler yazmışım, silmişim. Evet sildiklerimde benim düşüncelerim, benim hayal dünyam ama yeniden hatırlamak istemiyorum her şeyi.

Evet bazen maymun iştahım varlığını gösteriyor. Ama gönül de istiyor ki, yazarken bi karşılık beklemiyorsun, ama bi karşılığı olunca da insanın hoşuna gidiyo. Hatta bazıları burda yazılanları alıp kopyalıyor. O yüzden mümkün oldukça şiir niteliği taşıyan yazı yazmıyorum. Düz yazıları isteyen istediği yerde kendi hikayesiymiş gibi yazabilir. “Dün” tarihli bir yazımı yıllar önce yazdığım olabilir. Kaybetmekten korktuklarımı aslında bi veri tabanına ekliyorum. Burası benim için aslında, yazılarımın kaybolmasını engellemeye çalıştığım bi yer. Çünkü çok hızlı hevesimi kaybettiğim anlar oluyor. 2 öpüşlük hevesim olan insanlar gibi hayatımdan çıkıp gitmesini istemediğim hikayeler bunlar. Hevesim gitse de, kaybolmasını istemiyorum bu yazdıklarımın.

Hani istesen tüm bunları bi kitapta bağlayabilirim, ama hiç gerek yok. Çünkü hiç istemem üstünde ismimin yazdığı bir kitabın, hiç tanımadığım insanların elinde dolaşmasını. Belli bir düzeyin altına kitabım satılmasın da diyemem ki. Desem de pek dinleyen çıkmaz galiba. Zaten herkesin okumasına da gerek yok.

Ne yapacağım ben bu kendimle ya, bu kadar fazla tecrübenin içinde ilgimi yitirdim bi çok şeyden. Hevesimde çok hızlı geçiyor.

Şimdi ki ilgi alanımda biraz ısrarcı olacağım.  Hayatımın geri kalanını yönlendirecek, hobim. Bu hobimden karşılık beklediğim için, hevesimin kaçacağını da düşünmüyorum.

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir